13 Nisan 2018 Cuma gecesini Cumartesi gecesine bağlayan gece Miraç Kandili'dir. Miraç, dinimize göre, Peygamberimiz Muhammed'in ...
Miraç, dinimize göre, Peygamberimiz Muhammed'in (s.a.s.) göğe yükselmesi hadisesidir. Aslen "yükseğe çıkma" anlamına gelen söz, Arapça uruc (merdiven) kökünden gelir. "Yolculuk yapmak" anlamındaki fiilin türevi olan ve "gece yolculuğu" anlamında kullanılan İsra, dini terminolojide Hz. Muhammed’in geceleyin Mekke’deki Mescid-i Haram’dan Burak adı verilen binek üzerinde Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya götürülmesini, Miraç ise göğe yükselmesini ifade eder. Dolayısıyla İsra ve Miraç olarak da anılır.
Miracın Hicret'ten bir yıl ya da 16 ay önce recep ayının 27. gecesinde gerçekleştiğine inanılır. Rivayete göre Hz. Muhammed gece vakti Kâbe’den alınıp Burak adı verilen binek üstünde Mescid-i Aksa'ya götürülmüş, Burak'ı Beytül Makdis'in (Süleyman Mabedi) kalıntılarının güneybatı duvarına bağlamıştır. Muhammed sırasıyla eski Aksa denen bugünkü el-Aksa Camii'in altındaki yerden Mescid-i Aksa alanına girmiş, oradan Kubbet-üs-sahra'nın bulunduğu alana geçmiş ve orada İsa, Musa, Zekeriya peygamberlerle buluşmuştur. Günümüzde Nebi Minberi'nin bulunduğu alanda bütün peygamberlere namaz kıldırmış, oradan da Miraç Minberi'nin bulunduğu alandan göğe yükselmiştir.
Hadislere göre Muhammed bu yükselmede gök katlarını Cebrail ile birlikte aşarken sırayla Âdem, Yusuf, Yahya ve İsa, İdris, Harun, Musa ve İbrahim peygamberleri görmüş, yedinci kat gökten sonra Sidret'ül Münteha’ya çıkmıştır. Cebrail’in Sidret'ül Münteha’dan ileriye geçememesi üzerine yolculuğunu tek olarak sürdürmüş, zaman, mekân ve cihetin olmadığı ifade edilen katta Allah ile aracısız görüşmüştür.
Anlatılana göre Muhammed Mekke'ye döndüğünde yaşadıklarının gerçek olup olmadığından kuşku duyanların soru yağmuruna tutulmuştur. Ama sorulara doğru cevap vermiştir.
İslam’ın ilk zamanlarında dinin oruç, zekât, şehitlik ve hac gibi belli kuralları, prensipleri tam olarak belirlenmemişti. Gece namazları rağbet görmekle birlikte, ibadet kuralları da açık ve seçik olarak belirlenmemişti. Rivayete göre İsra ve Miraç bu konudaki belirlenmeleri sağlamış olaylardır. Buna göre miraçta;
Hz. Muhammed, Miraç sırasında namaz vakitlerinin beş vakit olarak düzenlenmesi gerektiğini öğrenmiş ve Miraç'tan sonra bu buyruğu Müslümanlara bildirmiştir. Hadis kaynaklarına göre Miraç'ta önce 50 vakit olarak bildirilen namaz, Peygamber Musa'nın bunun insanlara ağır geleceği şeklindeki ikazları üzerine Muhammed'in birkaç kere geri dönüp Allah'tan namazı hafifletmesini dilemesinin ardından beş vakte indirilmiştir. Şirk koşmayan herkesin cennete gireceği müjdesi verilmiştir.
MİRAÇ KANDİLİ NASIL DEĞERLENDİRİLMELİ?
Miraç Kandili'ni en güzel şekilde idrak edebilmek için gündüzü oruç ile gecesi ile nafile namaz kılarak, miraç ile ilgili ayetleri hem arapçasından hem de Türkçe manası ile okuyarak anlamaya çalışmak gerekir. Miraç hadisesinde Peygamber Efendimiz, Allah'ın huzuruna kabul edildiği ve beş vakit namazın farz kılındığı mübarek bir andır.
Peygamberimiz ashabına namazda oturdukları vakit “ettahiyyâtü” okumalarını öğretti. Bu tahiyyât, Hz. Muhammed'(sav)in Miraç gecesinde Yüce Allah ile yaptığı selâmlaşmasıdır.
O gece Peygamberimiz Allah’a selâmlarını şöyle arz etti:
Et-tahiyyatu lillâhi ve’s-salavâtu ve’t-tayyibât.
(Bütün dualar, senâlar, malî ve bedenî ibâdetler Allah’a mahsustur.)
Allah (cc) da Peygamberimiz’in selamına şu şekilde karşılık verdi:
Es-selâmu aleyke eyyühen-nebiyyu va rahmetillâhi ve berakâtuh.
(Ey Peygamber, Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun.)
Bu kez Peygamber efendimiz şu şekilde karşılık verdi:
Es-selâmu aleynâ ve alâ ıbâdi’llahi’s-salihîn.
(Selam bizlere ve Allah’ın sâlih kulları üzerine olsun.)
Bu konuşmaya tanık olan Cebrail (as) Kelime-i şehadet getirir:
Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abduhu ve rasûluhu.
(Şehadet ederim ki Allah’tan başka ilâh yoktur. Yine şehadet ederim ki Hz. Muhammed O’nun kulu ve elçisidir.)
Aşağıdaki ibadetleri yaparak Miraç Kandili'ni değerlendirebiliriz;
- Kur'an-ı Kerim okuyarak,
- Peygamberimiz ( a.s.m)'in mübarek duası olan Cevşen-ül Kebiri okuyarak,
- Aile bireyleriyle birlikte günün mana ve ehemmiyeti hakkında sohbet ederek,
- Allah rızası için namaz kılarak,
- Hayatımızın geçmiş günleri ve yılları hakkında muhasebe yaparak,
- Günahlarımızın bagışlanması için Allah'tan af dileyerek,
- Sevgili Peygamberimize bol bol salât ve selâm okuyarak,
- Dünya ve ahirete ait dileklerimiz için dua ederek,
- Hastaları, yaşlıları ziyaret ederek; yoksulları, öksüz ve yetimleri sevindirerek,
- Eş, dost ve yakınlarımızla tebrikleşerek,
- Dargın ve küskünleri barıştırarak.
Miraç Kandili'nin, tüm köylülerimize ve İslâm Alemi'ne hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Mevlâ'dan dileriz. Kandiliniz mübarek, ibadetleriniz kabul olsun.
[favorite]
[favorite]
Hiç yorum yok